Madde Kullanım Bozukluğu Tedavisi Gören Kişiler Arasında İstihdam Edilmenin Anlamlarının ve Deneyimlerinin İncelenmesi

Madde Kullanım Bozukluğu Tedavisi Gören Kişiler Arasında İstihdam Edilmenin Anlamlarının ve Deneyimlerinin İncelenmesi

Giriş 

Madde kullanım bozukluğu (İng. substance use disorder) olan bireylerin istihdama katılımı, araştırılması gereken önemli bir konudur. Mevcut çalışma, bu bireylerin çalışma isteğini ortaya koymaktadır. Çalışmada, madde kullanım bozukluğu (MKB) tedavisinin erken dönemlerinde, ciddi ruhsal hastalığı olan bireylerin istihdamını destekleyen bireysel yerleştirme ve destek programına (İng. individual placement and support) dâhil olan hastaların istihdama ilişkin düşünce ve deneyimleri incelenmiştir. Norveç’te gerçekleştirilen bu çalışma, Oslo Üniversitesi Hastanesinde yürütülmüştür. Söz konusu hastanenin, bireysel yerleştirme ve destek programına (BYD) modelini madde kullanım bozukluğu tedavisine entegre eden bir kurum olması, araştırmanın örneklem seçimi açısından uygun bir zemin sağlamıştır.

Amaç

Bu çalışmanın amacı, MKB tedavisinin erken evresinde BYD programına dâhil olan bireylerin işe yönelik  algılarını, deneyimlerini, ve bu deneyimlere atfettikleri anlamları incelemektir. Böylece, tedavi sürecinde istihdam elde etme sürecine ilişkin ayrıntılı bilgi üretilmesi ve MKB tedavisinde istihdamın rolüne dair daha derin bir kavrayış geliştirilmesi hedeflenmektedir.

Yöntem 

 

Metodoloji 

Bu nitel çalışma, Hooked on Work projesinin bir parçası olarak yürütülmüş ve MKB tedavisi gören bireylere yönelik BYD modelinin uygulanabilirliği ile etkinliğini incelemiştir. BYD modeli, Norveç’te madde kullanımı ve bağımlılık tedavisinde en büyük kamu kurumu olan Oslo Üniversitesi Hastanesinde, hem ayakta hem de yatarak tedavi hizmeti veren Bağımlılık Tedavisi Departmanında uygulanmıştır.

Veri Toplama 

Bu çalışmadaki katılımcılar, amaçlı örnekleme yöntemiyle belirlenmiştir; çalışmaya toplam 17 katılımcı (12’si erkek, 5’i kadın; yaş aralığı 20-55) dâhil edilmiştir. Katılımcıların kullandığı başlıca maddeler arasında alkol, opioidler, esrar, sakinleştiriciler ve uyarıcılar yer almaktadır. Çalışmada, katılımcıların geçmişini, günlük yaşam pratiklerini, iş deneyimlerini ve iş katılımının sonuçlarını araştıran yarı yapılandırılmış görüşmeler gerçekleştirilmiş; derinlemesine açıklamalar elde edilmesi hedeflenmiştir. Tüm görüşmeler yüz yüze yapılmış, yaklaşık bir saat sürmüş ve ses kaydına alınarak yazıya dökülmüştür.

Veri Analizi 

Bu çalışmada, tematik analiz ve sabit karşılaştırmalı analiz yöntemleri; kodlama sürecinde ise NVivo 13 ve 14 yazılımları kullanılmıştır. Veriler, sosyoloji, psikoloji, psikiyatri, istihdam desteği ve MKB/ruh sağlığı alanlarından uzmanlaşmış altı üyeli disiplinler arası bir analiz grubunda incelenmiştir. Grup, araştırmacılardan, klinisyenlerden ve MKB deneyimi olan akran araştırmacılardan oluşmaktadır. Çalışmada, yedi tur görüşme ve analiz gerçekleştirilmiş; her turdan sonra tematik yapı güncellenmiş ve görüşmeler kodlanmıştır. Nihai turda tüm görüşmeler tematik sisteme uygun olarak yeniden kodlanmış ve pragmatik doygunluğa ulaşıldığında veri toplama tamamlanmıştır. 

Bulgular 

Çalışma sonucunda üç ana tema karşımıza çıkmaktadır: 1) İstihdamın, bireylerin deneyimlerinde olumlu değişimi teşvik etmesi, 2) İstihdamın toplumla yeniden bağlantı kurmak için bir köprü olması ve 3) İstihdamın istikrarsızlık ve nüksetme için bir risk faktörü olması. 

 

 

  • İstihdam, bireyin kendine dair deneyimlerinde olumlu değişimi teşvik eder.

 

Katılımcılar, işsizlikle karşılaştırıldığında istihdamın olumlu etkilerini vurgulamış; iş bulmanın öz algı, öz güven ve refah üzerinde belirgin bir iyileşme sağladığını belirtmişlerdir. İstihdam, katılımcılara istikrar ve bağımsızlık hissi kazandırmış, madde kullanımını yönetme motivasyonunu artırmıştır. Bununla birlikte kişisel sağlık ve psikolojik sorunlar, sık nüksetmeler ve madde kullanımının etkileri, işte kalmayı ve işe odaklanmayı zorlaştıran engeller olarak ortaya çıkmıştır. Bazı katılımcılar için iş deneyimi, içinde bulundukları sorunları çözmelerine ve önceliklerini belirlemelerine katkı sağlamış; bazıları için ise yeterli hazırlık ve istikrar eksikliği nedeniyle zorluk yaşamalarına sebep olmuştur. Bulgular, istihdamın hem iyileşme sürecini destekleyen hem de kişisel zorlukları görünür kılarak başarısızlık duygusunu güçlendirebilen çift yönlü bir etkisi olduğunu göstermektedir.

 

  • İstihdam, toplumla yeniden bağlantı kurmak için bir köprü görevi görmektedir. 

 

Katılımcılar, işsizliğin getirdiği sosyal dışlanma ve toplumdan kopukluk duygularına karşı, istihdamın kendilerini yeniden topluma bağlayan bir köprü olduğunu vurgulamışlardır. İstihdam, sosyal yaşamda yer almak ve başkalarına katkıda bulunmak için bir fırsat sağlamış; gelir kaynağı olmanın ötesinde, katılımcılara kendilerini değerli, takdir edilen ve anlamlı hissetme fırsatı sunmuştur. İstihdam, öz algının ve sosyal kimliğin yeniden şekillenmesini desteklemiş; katılımcıların yalnızca madde kullanımı üzerinden etiketlenmek yerine, toplumda katkıda bulunan ve değerli bireyler olarak görülmelerine yardımcı olmuştur. Bununla birlikte geçmişteki olumsuz sosyal etiketler ve ön yargılar, bazı katılımcılar için iş gücü piyasasındaki fırsatla sınırlandıran bir zorluk olarak deneyimlenmiştir. Bulgular, istihdamın hem sosyal katılımı artıran hem de kimliğin yeniden inşasını destekleyen merkezî bir rol oynadığını göstermektedir. 

 

  • İstihdam istikrarsızlık ve nüksetme için bir risk faktörüdür.

 

Katılımcılar, istihdamın hayatlarına anlam ve düzen katmasına rağmen çeşitli riskler ve zorluklar da barındırdığını vurgulamışlardır. Tanımlanan başlıca riskler; iş kaynaklı stres, ihtiyaçlarına uygun olmayan iş koşulları, madde kullanımını tetikleyebilecek çalışma ortamları ve madde kullanım bozukluğu olan biri olarak ifşa edilme korkusudur. İş kaynaklı stres, duygusal yük ve başa çıkma güçlüğü olarak deneyimlenmiş; bazı katılımcılar için uygun olmayan iş koşulları madde kullanımını yeniden tetiklemiştir. Fiziksel çalışma ortamları da tetikleyici rol oynamış; alkol veya uyuşturucuyu çağrıştıran yerler, maddeye tekrar yönelme riskini artırmıştır. Ayrıca, katılımcılar geçmiş madde kullanım durumlarını açıklamaktan kaynaklanan yargılanma ve iş kaybı kaygısı nedeniyle ifşa olma korkusu yaşamış; bu durum kontrol ve onur duygusunu etkileyerek iş yerinde davranışlarını şekillendirmiştir. Bulgular, istihdamın faydalarını ifade ederken kişisel, çevresel ve sosyal risklerin dikkate alınmasının önemini ortaya koymaktadır.

Sonuç 

Bu çalışma, MKB tedavisi gören bireyler için BYD istihdam desteğinin iş bulma deneyimleri üzerindeki etkilerini ortaya koymaktadır. Bulgular, istihdamın refah, istikrar ve öz farkındalığı artırarak bireylere bağ ve aidiyet duygusu kazandırdığını ve damgalanmış kimliklerin yeniden yapılandırılmasına katkı sağladığını göstermektedir. Bununla birlikte, işe dönüş süreci, özellikle işlerin bireylerin ihtiyaçlarına uygun olmadığı durumlarda, madde kullanımına geri dönme riskini artırabilecek stres faktörlerini de beraberinde getirebilir. Bu bulgular, istihdam desteğinin bireysel koşullara göre uyarlanmasının önemini vurgulamaktadır. Bu bağlamda, esnek ve kişiye özel programların MKB tedavisi ile istihdam desteğini yakın iş birliği içinde yürüterek risklerin belirlenmesine, uygun işlerin bulunmasına ve ortaya çıkan zorluklara erken müdahale edilmesine imkân tanıyacağı belirtilmiştir.

Kaynak: Aas, E. M., Havnes, I. A., Raveen, R. R., Ullevoldsæter Lystad, J., Ajo Arnevik, E., & Borger Rognli, E. (2025). I am somebody now” - Exploring Meanings and Experiences of Gaining Employment Among People in Substance Use Disorder Treatment. Drugs: Education, Prevention and Policy, 1–15. https://doi.org/10.1080/09687637.2025.2527640

 

 

 

İki Nokta

Kitap tanıtımı, biyografi, araştırma raporu, değerlendirme ve inceleme yayınları ile bölgesel veya küresel ölçeklerde güncel ya da yapısal sorunlar.