Si̇ngapur Okullarından Ne Öğrenebi̇li̇ri̇z?
Makale, Singapur ve Avustralya eğitim sistemlerini, PISA 2022 sonuçları ışığında ele alıyor. Bu sonuçlara göre Singapurlu öğrenciler küresel akranlarını geride bırakırken, Avustralya sonuçları yirmi yıllık bir düşüşün ardından durgunluk gösteriyor. Makale bu iki ülkenin eğitimdeki farklı yaklaşımlarını araştırıyor ve özellikle öğrencilerin farklılık gösteren öğrenme ihtiyaçlarına nasıl hitap edildiğine odaklanıyor.
Singapur eğitim sistemi çocukların farklı öğrenme ihtiyaçları olduğunu kabul ederek öğretimde kişisel bir yaklaşım sergiliyor. Erken yaşlardan itibaren öğrencilere özel destek sağlanır, temel konularda ek yardıma ihtiyaç duyan öğrencilere özel olarak eğitim almış öğretmenler tarafından destek veriliyor. Sistem ayrıca öğrencilerin performanslarına dayalı olarak bir sınıflandırma sürecini de içeriyor, öğrenciler yeteneklerine ve öğrenme aşamalarına uygun farklı seviyelere göre yetiştiriliyor. Buna karşılık, Avustralya eğitim sistemi öğrencilerin potansiyellerini sınırlamamak ve öğrenme yeteneklerine dayalı olarak etiketlememek için sınıflandırma yapmaktan kaçınıyor. Bunun yerine, bütün öğrencilere aynı materyali aynı anda öğretmeye dayalı daha standart bir yaklaşım benimseniyor. Ancak bu yöntem aynı yaş grubundaki öğrencilerin değişen öğrenme süreçlerini göz ardı ediyor ve yaşının genel beklentilerini karşılayamayan birçok öğrencinin geride kalmasına neden olabilmesi mümkün görünüyor.
Makale, Avustralya gibi ülkelerde eğitim performansındaki düşüşün veya durgunluğunun sadece öğretim metotları ve öğrenci davranışlarından değil, aynı zamanda müfredat, değerlendirme ve raporlama gibi daha geniş bir sistematik çerçeveden kaynaklanıyor olabileceğini öne sürüyor. Sonuç olarak, Singapur ve Avustralya’nın yüzleşmek zorunda olduğu zorluğun, olumsuz etiketlemeler olmadan, yüksek ancak esnek beklentiler belirleyerek farklı öğrenci ihtiyaçlarına uyum sağlayabilecek bir eğitim sistemi tasarlamak olduğunu dile getiriyor.