Öğrencilerin Öğretmen Kaynaklı Zorbalık Deneyimleri: Boylamsal Belirleyiciler ve Sonuçlar
Öğretmenler zaman zaman farkında olarak ya da olmayarak öğrencilerine zorbalık yapabilmektedir. Öğretmen tarafından uygulanan zorbalık, öğrenciler üzerinde önemli psikososyal ve akademik etkiler yaratmasına rağmen bu konu boylamsal olarak yeterince araştırılmamıştır. Bu tür zorbalık, öğretmenin gücünü kötüye kullanarak öğrenciyi tekrarlayan ve kasıtlı biçimde küçük düşürmesi, aşağılaması ya da incitmesiyle tanımlanır. Bu davranışlara, hem öğrencinin bireysel özellikleri (sosyal ve akademik zorluklar) hem de destekleyici ilişkilerin eksikliği ve olumsuz okul iklimi sebep olabilmektedir. Önceki çalışmalar, öğretmen zorbalığı ile akran zorbalığı, düşük akademik başarı ve zayıf psikolojik iyi oluş arasında eş zamanlı ilişkiler göstermiştir; ancak neden-sonuç ilişkileri net değildir. Bu çalışma, sosyoekolojik gelişim teorisinden (Bronfenbrenner, 1979) hareketle bireysel, ilişkisel ve okul düzeyinde risk ve koruyucu faktörleri boylamsal olarak incelemektedir. Üç dalga hâlinde, iki yıllık bir süre boyunca toplanan veriler kullanılarak öğretmen zorbalığının hem öncülleri hem de sonuçları incelenmiştir.
AMAÇ
Bu araştırmanın amacı, öğrencilerin sosyal ve akademik karakteristiklerinin, akran ve yetişkin desteğinin ve okul ortamının zaman içinde (boylamsal olarak) öğretmen zorbalığını artırıp artırmadığını, aynı zamanda bu faktörlerin zorbalıktan etkilenip etkilenmediğini incelemektir. Başka bir deyişle çalışma, bu faktörlerin öğretmen zorbalığı için risk oluşturup oluşturmadığını ya da zorbalığın bir sonucu olarak zamanla değişip değişmediğini ortaya koymayı hedeflemektedir.
YÖNTEM
Araştırma, üç dalga hâlinde toplanan boylamsal nicel verilerle yürütülmüştür. Araştırmaya, 2014-2016 yılları arasında Avusturya’da 13 mesleki ortaokul ve 5 kontrol okulundan öğrenciler katılmıştır. Veriler çevrim içi anketlerle toplanmış, üç zaman noktasında (7. sınıf başı, 7. sınıf sonu, 8. sınıf sonu) aynı katılımcılarla ölçüm yapılmıştır.
- Katılımcılar: Katılımcılar 37 sınıf ve 18 okuldan gelmiştir. Toplam 630 öğrenci (315’i erkek, 315’i kız) araştırmaya katılmıştır. Katılımcıların yaş ortalaması 12,52’dir (SD = 0,67). %78,8’i göçmen olmayan, %6,8’i birinci nesil göçmen, %14,3’ü ikinci nesil göçmendir. Katılımcıların %83,6’sı Almanca konuşmaktadır ve %79,5’i Katolik mezhebine mensuptur.
- Ölçüm Yöntemleri: Tüm ölçekler 1 (asla) ile 5 (her zaman) arasında derecelendirilmiştir.
- - Demografik Bilgiler: Yaş, cinsiyet, doğum yeri, dil, din ve ebeveyn
- doğum yeri.
- - Akran Zorbalığı ve Mağduriyeti: 10 maddelik ölçek, 5’li Likert, α = 0,89-0,92.
- - Öğretmen Zorbalığı: Tek bir genel soru ile ölçüm (“Bir öğretmen tarafından ne sıklıkla kasıtlı olarak incitildiniz?”), 5’li Likert.
- - Okul Motivasyonu: 3 madde, α = 0,67-0,71.
- - Öğrenme İlgisi: 4 madde, α = 0,73- 0,75.
- - Olumlu Akran İlişkileri: 6 madde, α = 0,78-0,82.
- - Yetişkin Desteği: 6 madde, α = 0,72-0,77.
- - Sınıf İklimi: 3 madde, α = 0,79- 0,87.
- - Okul Aidiyeti: 4 madde, α = 0,66- 0,72.
TEMEL BULGULAR
- Öğrencilerle İlgili Faktörler
- Cinsiyet Farkı: Erkek öğrenciler, 7. sınıfın başından 8. sınıfın sonuna kadar geçen süre boyunca öğretmenler tarafından daha fazla zorbalığa maruz kaldıklarını belirtmiştir. Kız öğrencilerde bu oran daha düşüktür.
- Göçmenlik Durumu: Öğrencilerin göçmen olup olmaması, öğretmenler tarafından zorbalığa maruz kalma olasılıklarını değiştirmemiştir.
- Akran Zorbalığıyla Bağlantı: Öğretmen zorbalığıyla akran zorbalığı arasında güçlü bir ilişki vardır. Yani, akranlarından zorbalık gören veya başkalarına zorbalık yapan öğrenciler, öğretmenler tarafından daha sık zorbalığa maruz kalmaktadır. Ancak bu durum geleceğe dönük bir etki yaratmamaktadır. Başka bir deyişle, bir dönemde yaşanan akran zorbalığı bir sonraki dönemde öğretmen zorbalığını artırmamaktadır (tam tersi de geçerlidir).
- Akademik Özellikler: Derslere karşı ilgisi ve motivasyonu düşük olan öğrenciler, 7. sınıfta öğretmen zorbalığına daha fazla maruz kalmıştır. Ancak bu etki 8. sınıfta aynı şekilde devam etmemiştir. Bununla birlikte, öğretmen zorbalığı öğrencilerin motivasyonunu veya ilgisini azaltmamıştır; düşük akademik motivasyon öğretmen zorbalığının öncülü olmuştur, ancak sonucu değildir.
- Koruyucu İlişkiler
- Akran Desteği: Öğrencilerin sınıfta iyi arkadaşlık ilişkilerine sahip olması ve sosyal olarak kabul görmesi, öğretmen zorbalığına uğrama ihtimalini azaltmıştır. Bu etki özellikle 7. sınıf boyunca belirgindir. Bu durum, 8. sınıfta boylamsal olarak anlamlı olmasa da tüm ölçüm noktalarında eş zamanlı koruyucu bir ilişki gözlenmiştir.
- Yetişkin Desteği: Öğrenciler çevrelerinde kendilerini destekleyen yetişkinler (örneğin okulda öğretmenler, rehberlik servisi ya da aile bireyleri) olduğunda öğretmen zorbalığına daha az maruz kalmıştır. Düşük yetişkin desteği ise hem 7.sınıfta hem de 8. sınıfta risk oluşturmuştur. Ayrıca, öğretmen zorbalığı yaşayan öğrencilerde zamanla yetişkin desteğinin azaldığı da görülmüştür. Bu durum karşılıklı bir etkileşime işaret etmektedir. Yetişkin desteği, akran zorbalığıyla da ters yönde ilişkilidir; destek arttıkça zorbalık azalmaktadır.
- Okul Ortamı
- Sınıf İklimi: Sınıf ortamı destekleyici ve olumlu olduğunda öğretmen zorbalığı daha az görülmüştür. Sınıf ortamı gergin veya olumsuz olduğunda ise hem öğretmen zorbalığı hem de akran zorbalığı artmıştır. Ayrıca, akran zorbalığının artması, sınıf ortamının daha olumsuz algılanmasına da yol açmıştır. Bu durumun karşılıklı bir ilişki oluşturduğu görülmektedir.
- Okula Aidiyet Duygusu: Okula bağlılık ve aidiyet hissetmeyen öğrenciler, öğretmen zorbalığı yaşadıklarını daha sık bildirmiştir. Okula aidiyet duygusu güçlü olan öğrencilerde ise öğretmen zorbalığı daha düşük düzeydedir.
SONUÇ
Araştırma, öğretmen zorbalığının yalnızca bireysel öğrenci özelliklerinden değil, ilişkisel ve okul temelli faktörlerden de etkilenen çok boyutlu bir olgu olduğunu ortaya koymuştur. Bulgular, özellikle erkek öğrencilerin öğretmen zorbalığına daha fazla maruz kaldığını, buna karşın göçmen olup olmamanın bir fark yaratmadığını göstermiştir. Ayrıca, düşük okul motivasyonu ve öğrenme ilgisi gibi akademik faktörlerin, özellikle 7. sınıf döneminde öğretmen zorbalığı riskini artırdığı belirlenmiştir. Öğrencilerin sosyal çevresi de bu süreçte önemli bir rol oynamaktadır. Güçlü akran ilişkileri, öğretmen zorbalığına karşı koruyucu bir etki yaratırken yetişkin desteğinin düşük olması, hem 7. hem 8. sınıf dönemlerinde öğretmen zorbalığı için risk faktörü oluşturmuştur. Dahası, öğretmen zorbalığı yaşayan öğrencilerde yetişkin desteğinin zamanla azaldığı gözlemlenmiştir; bu da karşılıklı bir etkileşime işaret etmektedir. Okul ortamına ilişkin değişkenler ise öğretmen zorbalığının güçlü belirleyicilerinden biridir. Olumsuz sınıf iklimi ve düşük okul aidiyeti, öğretmen zorbalığını hem öngören hem de onunla eş zamanlı biçimde ilişkili olan faktörlerdir. Ayrıca, sınıf iklimi ile akran zorbalığı arasındaki çift yönlü ilişki, okul ortamının bu tür olumsuz davranışların oluşumunda merkezî bir rol oynadığını göstermektedir. Genel olarak bu sonuçlar, öğretmen zorbalığının önlenmesinde yalnızca bireysel öğrenci özelliklerine odaklanmanın yetersiz olduğunu, bunun yerine okulun sosyal yapısına, ilişkisel destek ağlarına ve iklimine odaklanılması gerektiğini göstermektedir. Bu nedenle, öğretmen zorbalığıyla mücadelede okul iklimini güçlendiren uygulamalar, öğrenciler için güvenli destek mekanizmaları ve öğretmenlerin farkındalığını artıran hizmet içi eğitim programları büyük önem taşımaktadır. Ayrıca, öğretmen zorbalığı konusunun öğretmen yetiştirme ve mesleki gelişim programlarının ayrı bir bileşeni olarak ele alınması önerilmektedir.
Kaynak: Strohmeier, D., Trach, J., Chávez, D., & D’Urso, G. (2024). Students as victims of bullying by teachers:
Longitudinal antecedents and consequences. Social Psychology of Education, 27(6), 2967-2990. https://doi.
org/10.1007/s11218-024-09931-1