Enstitüden Haberler

İki Nokta Buluşmaları’nda Azmi Özcan’ı ağırladık 

İki Nokta Buluşmaları’nda bu hafta, Osmanlı-Hindistan ilişkileri, Yakınçağ Osmanlı siyasî tarihi,  XIX - XX. yüzyıl İslam dünyası, sömürgecilik tarihi ve Osmanlı-İngiliz ilişkileri alanında önemli çalışmaları bulunan tarihçi Prof. Dr. Azmi Özcan’ı ağırladık. 

 Sömürgeciliğe Dair Sorular ve Sorunlar başlıklı konuşmasında, sömürgecilik kavramının tanımı, tarihsel bağlamı ve modern dönemdeki etkileri üzerine yoğunlaşan Özcan, sömürgeciliğin insan iradesine karşıt bir yapı olduğuna dikkat çekti. Allah insanı eşsiz bir değer olarak yaratmıştır, diyen Özcan, İnsanın yeryüzündeki en önemli varlık sebebi, kutsallardan arındırılmış özgür bir iradeye sahip olmasıdır. Sömürgecilik ise bu özgürlüğü yok eder ve insan iradesine el koyarak bireyin özüne düşmanlık eder.” ifadelerini kullandı.
Sömürgeciliğin tarihsel süreçte geçirdiği dönüşümlere değinen Özcan, modern sömürgeciliği Avrupalıların dünya tarihine aktif bir şekilde dâhil olmasıyla başlayan sistematik bir süreç olarak tanımladı. Tarih boyunca güçlüler zayıfların değerlerini gasp edip giderlerdi, ancak bu sürdürülebilir bir düzen değildi. Modern sömürgecilik, insanların tüm varlıklarını, düşüncelerini ve değerlerini sistematik bir şekilde sömürerek bunu kalıcı hâle getiren bir yapı oluşturdu. dedi.

Modern sömürgeciliğin 15. yüzyılda denizaşırı keşiflerle başladığını vurgulayan Özcan, bu süreçte Amerika ve Doğu Asyanın sömürgeleştirildiğini, Afrikanın ise Osmanlı İmparatorluğunun koruması nedeniyle daha geç bu sürece dâhil olduğunu belirtti. Afrikanın geç sömürgeleştirilmesinin en önemli nedeni, Osmanlının bu bölgeyi 18. yüzyıla kadar korumuş olmasıdır. Bu tarihî gerçeği Afrika halkına anlatmak, sömürgecilik farkındalığı yaratmada önemli bir rol oynayacaktır. dedi.

Özcan ayrıca modern ideolojilerin tarihsel süreçte nasıl şekillendiğine de değindi. Burjuvazinin tarih sahnesine çıkışı ve geleneksel hiyerarşik yapıyı değiştirme çabası üzerinden reform ve aydınlanma süreçlerini ele aldı. Herhangi bir ideoloji, mevcut hiyerarşi içinde kendini en üste çıkarmayı hedefliyorsa, bu ideolojinin temel motivasyonu haline gelir. İşçiler için Marksizm, tüccarlar için liberalizm bu düzenin birer örneğidir.” diye konuştu.

Söyleşi, soru-cevap bölümü ile sona erdi. Enstitü Sosyal, Lisansüstü Çalışmalar Kütüphanesi’nde, dinleyicilerin aktif katılımıyla söyleşi formatında gerçekleştirdiği İki Nokta Buluşmaları ile, alanında uzman isimler ile farklı disiplinlerden araştırmacıları, öğrencileri ve ilgilileri bir araya getiriyor. 

İki Nokta

Kitap tanıtımı, biyografi, araştırma raporu, değerlendirme ve inceleme yayınları ile bölgesel veya küresel ölçeklerde güncel ya da yapısal sorunlar.