Dijital Oyunlarda İçerik Tanımlayıcıları Psikolojik ve Gelişimsel Boyutları ile Ele Alındı

Enstitü Sosyal, dijital oyunlardaki derecelendirme sistemlerinin psikolojik ve gelişimsel boyutlarını ele almak amacıyla 20 Mart’ta “Dijital Oyunlarda Derecelendirme Sistemi Geliştirme: Psikolojik ve Gelişimsel Boyutlar” başlıklı yuvarlak masa toplantısı düzenledi. Toplantıya psikologlar, psikolojik danışmanlar ve akademisyenler katılarak, dijital oyun içeriklerinin yaş gruplarına uygunluğu ve oyunların psikolojik etkileri üzerine görüşlerini paylaştı. 

Toplantının açılışında, Enstitü Sosyalin, dijital oyunlardaki içerik derecelendirme sistemi üzerine bilişim uzmanları, oyun geliştiriciler ve sektör temsilcileriyle daha önce yapılan çalışmaları paylaşıldı. Sektör temsilcileriyle yapılan çalışmalar kapsamında belirlenen içerik tanımlayıcıları katılımcılara sunularak görüş ve önerileri alındı. Ayrıca dünyadaki örnekler ve uygulamalar ışığında, içerik derecelendirmenin ne olduğuna ve bu alandaki uluslararası uygulamalara dair bilgilendirme yapıldı. 

Toplantıda korku, şiddet, cinsellik ve yasaklı madde kullanımı gibi içeriklerin çocuk ve gençler üzerindeki etkileri detaylı bir şekilde ele alındı. Uzmanlar, bu içeriklerin pedagojik ve psikolojik açıdan uygunluk kriterlerinin belirlenmesinin gerekliliğine vurgu yaparak, sosyal gelişim ölçütlerini temel alan bir derecelendirme sisteminin şekillendirilmesi gerektiğini dile getirdi. Katılımcılar, çocukların gelişimsel özelliklerine uygun olarak içeriklerin sınıflandırılmasının, oyun deneyimini güvenli hâle getireceğini belirtti. Bu noktada, oyun içeriklerinin çocuklar üzerindeki etkilerini daha iyi anlayabilmek için deneysel çalışmalar yapılması da önerildi. 

Toplantıda, korku ve şiddet gibi unsurların oyun içinde nasıl sunulduğu, gerçekçilik düzeyi ve görsel öğelerin yaş sınıflandırmasındaki rolü tartışıldı. Katılımcılar, şiddet unsurlarının olumlanmasının çocuklar üzerinde normalleştirici bir etki yaratabileceğine dikkat çekerek, oyun geliştiricilerin bu konuda sorumluluk alması gerektiğini ifade etti.

Çocukların oyun deneyimlerinde ebeveynlerin rolünün de tartışıldığı bu toplantıda, oyunlarda ebeveyn denetiminin artırılması ve oyun içeriklerinin aileler tarafından daha bilinçli bir şekilde yönlendirilmesi üzerine öneriler sunuldu. Ebeveynlerin, oyunlar hakkında bilgi sahibi olabilmesi için içeriklere yönelik bilgi kartlarının oluşturulması önerildi. Ayrıca katılımcılar, ebeveynlerin çocuklarının oyun deneyimleriyle ilgili geri bildirim sağlamaları amacıyla bir sistem kurulmasının önemine dikkat çekti.

Katılımcılar, oyun derecelendirme sistemlerinin dinamik ve sürekli güncellenebilir bir yapıya sahip olması gerektiğini belirtirken, oyun içeriklerinin değişmesiyle birlikte, derecelendirme sisteminin de gelişen ihtiyaçlara göre yenilenmesi gerektiğini ifade etti.

Toplantının sonunda, dijital oyunların sadece riskleriyle değil, aynı zamanda eğitsel potansiyeliyle de ele alınması gerektiğine değinildi. Strateji, planlama ve problem çözme becerilerini geliştiren eğitsel oyunların desteklenmesi ve bu oyunların daha fazla görünür hâle getirilmesi gerekliliğine vurgu yapıldı.